Hayley Williams - Petals For Armor
Paramore’un solisti Hayley Williams’ın merakla beklenen ilk solo albümü yayınlandı. Gruptan ayrı kaldığı sürede inzivaya çekilen ve kendini yeniden keşfeden sanatçı, albümünde bu sürecini paylaşıyor. Williams ile adeta ikinci kere tanıştığımız albümü mercek altına aldık.
Hayley Williams, hayatımıza Paramore grubuyla henüz gençken girdi. Gitgide ailesi olarak gördüğü Paramore ile büyüdü. 2017 yılında After Laughter’ı çıkardığında grubun farklı bir tarza yöneldiğini gördük. Paramore, bu albümden sonra ortak bir kararla müziğe ara verdi ve tam da bu sıralarda Williams, yine gençken tanıştığı eşinden boşandı. Hayatında ardı sıra dönüm noktalarıyla boğuşan şarkıcı taşınarak yaşamına sıfırdan başladı. Bu döneminde de, kendini kırılgan ama güçlü bir kadın olarak anlattığı albümünü ortaya çıkardı.
Petals For Armor, üç kısaçalardan oluşan bir çalışma. Albümü üç parçaya bölmesinin sebebiyse sanatçının yaşadığı tecrübeleri gruplandırması. Williams, Atlantic Records etiketiyle çıkış teklisi Simmer’ı Ocak’ta paylaşmasının ardından çıkardığı teklileri ve diğer kısaçalarıyla albümün tamamını nihayet 8 Mayıs’ta piyasaya sundu. Simmer, şarkıcının yaşadıklarından sonra hissettiği öfkeyi albüme yansıttığının ilk habercisi. Öfke kontrolünü feminenliğiyle yatıştırdığını anlatan şarkıcı, bunu zırh olarak çiçekleri giymesiyle ifade ediyor. Sanatçı, bu şarkıyı albümün prodüktörlüğünü de üstlenen Paramore’un gitaristi Taylor York ile yazdı. Don’t nobody tell me that God don’t have a sense of humour cümlesiyle başlayan Leave It Alone, şarkıcının albüm için yazdığı ilk şarkılardan biri. Albümün karamsar tonlarını Simmer'ın bıraktığı yerden devam ettiriyor, sadece daha az elektronik şekilde. Bunun sebebi Williams’ın o sıralarda rahatsızlanan anneannesini kaybetmesi. Akustik gitarın nazik ve karanlık ritimlerle birleştiği şarkıya biraz ürpertici keman sesleri eşlik ediyor. Sanatçı, sesini albümün devamında olduğu gibi çok başarılı ve farklı şekilde kullanıyor.
Şimdiki evi ve düzeni hakkında yazdığı Cinnamon, Williams’ın vokalinden ve bu vokale eklenen elektronik efektlerden oluşan bir melodiye sahip. Home is where I'm feminine/Smells like citrus and cinnamon sözüyle Williams, albüme hakim karamsar havayı bir "tarçın" kokusuyla yumuşatıyor. Son ilişkisiyle alakalı bazı itiraflarda bulunduğu tropik ritimlerle dolu şarkısı Dead Horse'ta, Williams adeta günah çıkarıyor. Albüm, Paramore’un son çalışması After Laughter’ın pop tarzından payını almış şarkılar içerse de aralarında Radiohead’i anımsatan Simmer veya Roses/Lotus/Violet/Iris gibi şarkılar da var. Roses/Lotus/Violet/Iris, boygenius’ın neredeyse mırıldandığı vokallerinden destek alan ve yine çiçek metaforlarını kullanan bir şarkı. Williams, içeriğiyle teması feminizme yakın olan şarkının sözlerini önceden 8 Mart'ta Dünya Emekçi Kadınlar Günü'nde paylaştı.
Petals For Armor'da Williams'ın pop-punk tarzındaki müzik grubuyla saçlarını farklı renklere boyatan genç bir kızdan olgun bir kadına evrildiğini iyice anlıyoruz. Yaşadığı tüm zorlukların üstesinden kendini ve feminenliğini keşfetmesiyle geliyor. Indie esintilerini açıkça hissettiğimiz albümünde, Williams’ın ana akımdan ne kadar uzaklaşırsa kendiyle o kadar yüzleştiğini ve dinleyicileriyle kendini daha fazla paylaştığını görüyoruz. Paramore'un ve bu yeni Williams'ın bize katacakları için şimdiden sabırsızlanıyoruz.