Edgar Wright'ın Listesinden Seçmeler
"Shaun Of The Dead", "Hot Fuzz" ve "The World's End" gibi yapıtlarla ünlenen yazar ve yönetmen Edgar Wright, kısa sürede kendi kitlesini oluşturmayı başardı. Kendine has mizahını müzikle harika bir şekilde harmanlamasıyla öne çıkan Wright, bu konudaki marifetini son olarak Baby Driver ile gözler önüne serdi. Fakat Wright'ın film ve müziğin kesişiminden daha çok sevdiği bir şey varsa o da çalma listelerini insanlarla paylaşmak. Karşınızda Edgar Wright'ın listesinden seçmeler!
Florence + The Machine – What Kind Of Man
Florence Welch, How Big, How Blue, How Beautiful albümünde yer alan birçok şarkı gibi bunu da Los Angeles'taki Chateau Marmont otelinde yazdı. Welch şarkıyla ilgili şöyle diyor: "Los Angeles tam anlamıyla bir hayaller ülkesi ve bu durumun albüm üzerinde etkisi oldukça fazla. Burada kesinlikle başka dünyalara açılan bir tür kapı var."
Best Coast – California Nights
Albüme ismini veren California Nights'ın çıkış noktası ilginç bir telefon görüşmesine dayanıyor. Grubun kurucusu ve vokali Bethany Cosentino, arkadaşını telefonda Los Angeles'a taşınmaya ikna etmeye çalışırken ondan Led Zeppelin'den Going To California'yı dinlemesini istiyor. Cosentino, böylece arkadaşını ikna etmekle kalmadı, grubuyla üzerinde çalıştığı yeni albümün ismini bulmuş oldu.
Radiohead – Burn The Witch
"Burn the witch" ifadesi ilk olarak 2003 yılında Hail To The Thief albümünün kapağında karşımıza çıktı. Ekip Hail To The Thief üzerinde çalışırken bir yandan da bir türlü tamamlanamayan Burn The Witch'i bitirmeye çalışıyordu. Nihayet Thom Yorke ve arkadaşları şarkıyı bitirip 2016 baharında çıkan A Moon Shaped Pool albümünde yayınladı.
Whitney – Golden Days
Whitney, 2014 yılında Max Kakacek ve Julien Ehrlich tarafından kurulan bir Indie Folk grubu. İlk albümü Light Upon The Lake ve özellikle o albümde bulunan Golden Days, ekip hakkında bize pek çok şey söylüyor. İkili Country ve Rock türlerinin birlikteliğinden doğan sakinleştirici tınılar eşliğinde dinleyenlere adeta modern bir nostalji sunuyor.
Arcade Fire - Everything Now
The Sopranos'un şarkının yazılmasında payı büyük. Grup lideri Win Butler, bir gün kafede otururken birinin The Sopranos'u yeni bitirdiğini ve şimdi izleyecek bir şey bulamamaktan yakındığını işitti. Butler o anki düşüncelerini şöyle ifade ediyor: "Bu dizi haftada bir olmak üzere on yıl boyunca insanları ekranlara kitledi. Şimdiyse bir haftada koca diziyi bitirip bundan mutsuz olabiliyoruz. Artık her şeyin şimdiden ibaret olduğunu ve çabucak tüketildiğini görüyoruz.".
Nilufer Yanya - Hey
Nilüfer Yanya 2016 yılında Pixies'in Hey şarkısına yeni bir yorum getirerek müzik dünyasının dikkatini çekmeyi başardı. Birçok önemli müzik otoriterinden olumlu yorum alan Yanya, bunun yanı sıra müzik zevkinin ne kadar renkli olduğunu iyi bildiğimiz Edgar Wright'ın da radarına girdi. Hatta Wright, 2016 yılının en iyi şarkılarını derlediği çalma listesinde Yanya'ya da yer vererek genç sanatçıyı ne kadar beğendiğini net bir şekilde gösteriyor.
Red Hot Chili Peppers - Dark Necessities
Red Hot Chili Peppers I’m With You sonrası oluşan beş yıllık sessizliği 2016'da yayınladığı yeni stüdyo albümü The Getaway ile bozdu. Ekibin bu çalışmasında göze çarpan ilk şey, 25 yılı aşkın grubun vazgeçilmezlerinden olan Rick Rubin'in prodüktör koltuğunda oturmuyor olması. Wright her ne kadar dip köşe çalışmaları daha çok seviyor gibi görünse de konu Red Hot Chilli Peppers olunca yelkenleri suya indirmiş belli ki.
Foals – What Went Down
Oxford çıkışlı Foals, alternatif müzik dünyasına girdiği andan itibaren geçmişten ders alarak her geçen gün üstüne koydu. 2015'te yayınladıkları What Went Down ise bunun en büyük göstergesi. Grup lideri Yannis Philippakis şarkı hakkında şunları diyor: "Bu şimdiye kadar yaptığımız en vahşi ve yırtıcı şarkılarımızdan bir tanesi. Çalmaya başladığımız andan itibaren kendimizi birer avcı gibi hissetmemize neden oluyor.".
Angel Olsen - Shut Up Kiss Me
Angel Olsen solo kariyerine başladığından bu yana her zaman gelecek vadeden bir müzisyen oldu. 2016'da yayınladığı My Woman albümü ile bize artık yavaş yavaş bir üst sınıfa geçmeye hazır olduğunu gösteriyor. Eğer Indie Folk bir ülke olsaydı My Woman oranın en güzel şehri, şehrin belediye başkanı ise büyük ihtimal Angel Olsen olurdu.
The Big Moon - Cupid
Juliette Jackson hayatını daha fazla garsonluk yaparak geçirmek istemediğine karar verdi. Bu düşüncesini, 2014 yılında Londra'da kendisiyle aynı müzik zevkine sahip üç kadınla daha tanışmasıyla birlikte, The Big Moon adındaki grupla gerçekleştirdi. 2017'de ilk uzunçalarını yayınlayan ekip, başta Cupid, Formidable ve Sucker olmak üzere oldukça ilgi çekici pek çok şarkıya imza attı.
Michael Kiwanuka - Black Man In A White World
"Derinlerde bir yerde kendime olan öz güven eksikliğinin bir yansıması olarak çıktı bu şarkı. Çünkü hiçbir zaman kendimi siyahilerin bu basmakalıp kurallarına veya kültürlerine ait hissedemedim.". Şarkının yazılış hikayesini böyle özetleyen Kiwanuka, 2016 yılında İngiltere Müzik Video ödüllerinde Pop kategorisinde En İyi Müzik Video'su ödülünün sahibi oldu.
Lana Del Rey – Music To Watch Boys To
2012 yılında yayınladığı Born To Die ile ilk kez adını geniş kitlelere duyurmayı başaran Lana Del Rey, ardından sırasıyla Ultraviolence ve Honeymoon albümleriyle karşımıza çıktı. Born To Die'dan sonra yükselen beklentileri karşılamakta biraz zorlansa da West Coast, Music To Watch Boys To ve High By The Beach gibi ses getiren çalışmalara imza atmayı başardı. Wright'ın listesindeyse daha popüler şarkılarıyla değil, bu çalışmasıyla yer almayı başardı.
Sufjan Stevens - Should Have Known Better
Stevens, insanın içini burkan bu kederli şarkıyı 2012'de annesini kaybettikten sonra yazdı. Annesinin vefatından sonra vakti varken onunla yapması gerekenleri yapmamanın vermiş olduğu pişmanlığı şarkısında işliyor. Şarkının son kısmında da bunu dinleyicilere şu sözlerle belli ediyor: "Zamanım varken yapabileceklerimi yapmamış olmaktan büyük pişmanlık duyuyordum. Bunu düşünmekten adeta geçmişte takılı kalmış, anı yaşayamaz olmuştum.".
Father John Misty - Pure Comedy
Joshua Michael Tillman, sahne adıyla Father John Misty'nin albüme de adını veren şarkısı Pure Comedy, eski bir radyo jeneriği ile başlıyor. Ardından işler bir miktar ciddileşiyor ve Misty "dünyaya beyninin ancak yarısıyla gelmiş bir türün hayatta kalma hikayesini" anlatıyor. Tillman albümde sık sık metaforlarla günümüz sorunlarına değiniyor ve önceki çalışmalarına göre biraz daha hüzünlü bir yapıya sahip olan Pure Comedy ile hayranlarının karşısına çıkıyor.
The Avalanches - Because I'm Me
2000 yılında Since I Left You ile ilk uzunçalarını yayınlayan ekip, iyi yorumlar almasına rağmen daha sonrasında tam 16 yıl sürecek bir sessizliğe gömüldü. 2016'da ise tam manasıyla küllerinden doğan The Avalanches, son albümü Wildflower ile her anlamda farklı bir çalışmayla karşımıza çıktı. 2016'nın sivrilen işlerinden birine imza attığının bir diğer kanıtı ise niş işlere ne kadar meraklı olduğunu iyi bildiğimiz Edgar Wright'ın çalma listesinde yer alması oldu.
